HACI ŞAKİR
- selmin61
- 30 Eki 2015
- 2 dakikada okunur
Katkısız, saf herhangi bir ürün bulmak neredeyse imkansız oldu artık. Beni çileden çıkaran bir haber okudum da az önce: Johnson's Baby şampuanları zehirliymiş. O minicik boncuk gözlerin yanmasın diye aldığımız, kaliteli olduğunu düşündüğümüz, hatta bir keresinde benim de saçlarım dökülmesin diye birisinin aklına uyup bir süre kullandığım şampuan. Böyle bir şey kesin var mı bilmiyorum tabi. Ama beni delirten artık hiç bir şeyin doğal olmaması. Hacı Şakir'e dönmeye karar verdim. Ama o da eskisi gibi "saf" mı, onu bilemiyorum.
Saçlarımızı sabunla yıkardık, sonra şampuan çıkardılar saçlarımız yumuşacık olsunmuş diye, aldık; aldandık. Meğer saçlarımızın pH'ını değiştiriyormuşlar, ki keçeleşen saçlarımız için sonradan çıkardıkları "saç kremi"ni almaya mecbur kalalım. Sonra dökülmeye başladılar, ya da kurudular, ya da kabardılar. Hepsini "önleyici" yeni şampuanlar, kremler, spreyler de çıktı tabi. Hepsini satın aldık. Ben Hacı Şakir'e geri dönüyorum arkadaş! En azından şimdilik bildiğim en doğalı bu.
Eskiden domates ne güzel kokardı, karpuzun tadı ne güzeldi. Şimdi sanki her şey aynı kabak tadında. Bazen rastlayıp da doğal bir karpuz yediğimde içimden "İşte karpuz buydu, gerçek karpuzun tadı böyleydi" diye hayıflanıyorum.
Çağın hastalığı stres! Gel de stres yapma şimdi. Kim bilir bir on yıl sonra ne halde olacağız? Organik domatesler özel paketlerde milyon dolarlara satılıyor olur muhtemelen.
Bileziklere bayılıyorsun. Sana bir kaç bilezik alayım dedim. Ahşap, renkli boncuklardan yapılmış olan beğendim bir tane. Ama alamadım. Aklımdaki sorular yedi beni. "Acaba boyasında kanserojen madde var mıdır? İnci bunu ağzına sokup boyasını kemirir mi? Ya zararlıysa? Derisinden de bulaşabilir mi boya? Nerde yapılmış? Çin malı mı?..." Al işte gel de delirme!
Bu ara çok fazla pişik olmaya başladın. "Bepanthen" güvendiğim bir kremdi pişik için. Ama şu son 1 yıl içinde tüpünü (ambalajını ya da adı her neyse) 2-3 kez değiştirdiler. Kimi sarı ve yağlı, kimi beyaz ve sulu oluyor. Bir de hanımlar yüzlerine sürüyor diye, yüz bakımı için ayrı bir versiyonu da çıktı. Eskisini tedavülden kaldırdılar; "plus"ı çıktı. Bu kadar çok değişikliğe uğrayınca ondan da şüphelenmeye başladım. Ama bu yeni versiyon tüpten aldıktan sonra pişiklerin arttı. Üstelik yaz da değil, kış ayında bu kadar pişik olman tuhaf geldi. Hem de sürünce canın yanıyor ve ağlıyorsun. Eskiden canın yanmazdı. Paranoyak ettiler beni resmen :(
Her şeyin en iyisine layık bütün çocuklar. Bari çocuk ürünlerinde yapmayın bunları be insafsızlar! Onlar bizim geleceğimiz!
---
Akşam iş dönüşü bizi kapıda karşılaman, o sevincin, "anneee babaaa" diyerek boynumuza atılman mest ediyor babanla beni. Durup durup etrafta fır fır dolanmanı seyredip bakışıyoruz. Babanın da aklından geçenler benimkilerle aynı, eminim. Allah'ım bu güzel şey bizim mi? Şu minik ellere bak, şu tatlı surata bak, şunun kendi başına dolanmasındaki şirinliğe bak, akıllara bak. Bu bal lokması bizim kızımız mı şimdi? Şükürler olsun! <3

Not: Brokoli yerkenki resmini buraya koymam tamamen tesadüf :D Sağlıklı ve doğal beslenmene son derece özen gösteriyoruz annecim :)
Commenti