BAÅžLIK NE OLSA BEÄžENÄ°RSÄ°N?
Her sabah evden çıkarken arkamdan o küs küs bakışların yok mu? Gözümün önünden silinmiyor bütün gün... Elimde değil, çalışmam gerek. Sana, bize daha iyi bir gelecek vermek için bu şekilde çalışmam gerek. Keşke zamanı geri alabilsem, daha iyi bir bölüm okuyabilsem, daha çok çabalasam, bugün daha iyi bir işim olması için daha çok gayret göstersem. Sana daha çok zaman ayırabildiğim, en azından hafta sonları tatilim olan bir iş... Ama keşkelerle dönmüyor dünya. Hep deriz ya "şimdiki aklım olaydı ahhh"... Herkes bunu söyler ama herkes de hep hata yapar gençken, kendisi tecrübe etmek ister, büyüklerini dinlemez; sonra "keşke dinleseydim" der. Bana pek akıl veren yoktu gerçi ama ben de bu kadarını yapabildim işte.
Sen doğmadan önce seninle vakit geçiremediğim için, her sabah seni bırakıp gittiğim için bu kadar üzüleceğimi tasavvur edemezdim.
Bak bu annenin dinlemeyi sevdiği şarkılardan biri : "La vie en rose"
Gözlerini kapat ve dinle. İyi gelir ;)
Bu da bir diğeri : Indila - Dernière Danse
Nedense bugün Fransızca şarkı dinleyesim var. Arada sen de yap kızım. Farklı dillerde şarkılar dinle. Ne dediğini anlamasan da ruhunu dinlendiriyor. Üstelik hayata farklı açılardan bakabilmeni de sağlar bunu sık sık yapman. Sözlerini araştır, acaba ne diyor diye bak. Eğlenceli bence. Et je m’envole, vole, vole, vole, vole :)
16 aylıksın artık. Çoğu şeyi anlıyorsun ve papağan gibi tekrar etmeye başladın çoktan. Baayma bana (birisi sinirli konuşunca), anne bu şaş (saçını gösterip), anne bu? (parmağınla bir şeyi gösterip ne olduğunu sorarken), anne atta (dışarı çıkmak istediğinde), attım (aşkım deyişin bu), düttüm (düşünce), bebe yatti (oyuncak Pepe'yi yatırınca). Karnın doyunca da elinle göğsüne vurup : doodum :) Şimdilik aklıma gelenler bunlar.
Hızla öğreniyorsun her şeyi. İnsan hayret ediyor. Öğrenmeye açlığın da hayran bırakıyor, her şeyi sorman, kendi kendine yapmak istemen çok tuhaf geliyor bana. Daha dün kucağımda yumuk yumuk duruyordun, gözlerini kırpıştırıyordun...
Seni seviyorum küçük meleğim.
